Sayfalar

1 Haziran 2015 Pazartesi

Edebiniz elverir, elverir, bayağı elverir...

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Iğdır'da kendisini protesto etmek için arkalarını dönen kadınları görünce (Cumhuriyet'teki habere göre) şöyle konuşmuş:
"Şimdi geliyorum, çok enteresan, şurada bir grup, affedersiniz edebim müsaade etmiyor tabiî de, sırtlarını dönerek işaret yapıyorlar. Ya sizde zerre kadar nezaket varsa, haysiyet varsa, yani zerre kadar kabiliyetiniz varsa siyasette yer parlamentodur. Orada konuşursunuz. Meydanlarda konuşursunuz. Kalkıp da bu tür tehditlerle bu tür affedersiniz ahlaki olmayan yöntemlerle bir yere varamazsınız."
İlkin, bu neden "enteresan"? Değil. Manasız.

"Edebim müsaade etmiyor tabiî de, sırtlarını dönerek işaret yapıyorlar"dan kasıt ne? Edebi müsaade etmeyen, cumhurbaşkanı, sırtlarını dönüp işaret yapan, kadınlar. Nasıl bir bağlantı var burada? Yok.

Ayrıca, edebi neye müsaade etmiyor? Bunu söylemeye mi? Öyleyse, etmiş ki, söylüyor.

Yoksa..? Yoksa..? Aslında "sırtlarını" yerine başka kelime kulanacak da ona mı edebi müsaade etmiyor? Bakın bu olabilir işte!

"Sizde" zerre kadar şu bu varsa, gelip parlamentoda siyaset yapın, yeri orası, diyor. "Sizde" derken, arkasını dönen kadınlara mı sesleniyor? Iğdırlı kadınların Meclis'e gidip siyaset yapmaya imkânlarının olacağını sanmıyorum. Belki onlara değil, o anda hitap ettiği, dolayısıyla kadınları şikayet ettiği kalabalığa söylüyordur bunu. Ama onlara niye "sizde zerre kadar kabiliyet yok" desin ki? Herhalde onlar değildir kastedilen. Ayrıca, haydi, kadınlar arkalarını dönmüşler, nezaketten sözedilmesini anlıyoruz, fakat olayın haysiyetle ne alâkası var? Sırtını dönmek için haysiyet mi lazım? Bir de kabiliyet!? Kabiliyet niye gereksin, üç yaşından sonra her insan canı istediğinde arkasını dönebilir. Yanlış mı anlıyorum?

Her neyse, sanırım cumhurbaşkanı burada dolaylı olarak Kürt siyasetçilerine hitap ediyor. Peki ne diyor? "Gelin parlamentoda siyaset yapın, yeri orası" diyor. E, oraya giremesinler diye yüzde on barajı kondu, kaldırmadınız, sıkı sıkı sarıldınız bu engele?! Giremesinler diye yüz yirmi yerde saldırı tertiplendi, kriminalize edilmeye, her fırsatta şiddetle, silahla, kavgayla, huzursuzlukla ilişkilendirilmeye çalışıldılar!? Giremesinler diye işi gücü bırakıp küfür kıyamet, iftira hakaret, elinize ne geçerse üzerlerine boca ediyorsunuz!? Giremesinler diye bütün toplumu durmadan tehdit ediyorsunuz!?

Son olarak, kadınların hareketinden "tehditler" diye sözediyor: "bu tür tehditler..." Kadınlar arkalarını dönerek nasıl bir tehdit yapmış oluyorlar? "Sana sırtımızla vururuz" falan mı demeye getirmişler? Fakat böyle bir tehdit türü icat edilmedi ki!

Affedersiniz, bu akla mantığa aykırı konuşmalarla bir yere varamazsınız.