Suriye rejimi dün beklenmedik bir saldırıyla karşı karşıya kaldı. Üstelik başkent Şam’da, Eski Şehir'e iki kilometre uzaklıkta. Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ, El-Kaide), Ahrar el-Şam ve Feylak el-Rahman elemanlarından oluşan silahlı gruplar, bazı tesis ve sokakları ele geçirdiler, Suriye başkentinde telaş ve heyecana -ve ardından ordunun haşin karşılığına- sebep oldular. Hücumun bir zamandır hazırlandığı belliydi, çünkü militanlar rejimin elindeki kesimlere birtakım tünelleri kullanarak sızdılar.
[ DÜZELTME / 21 MART / 23:40 / Cihatçıların bugün Hama'da başlayan büyük "taarruz"u HTŞ önderliğinde sürüyor. Bazı ÖSO grupları ile Türkistan İslâmî Partisi de bunlara katılıyor. Fakat Ahrar el-Şam'ın katılmasını HTŞ önderliğinin kesin olarak reddettiği iddia ediliyor. Oysa Şam saldırısında böyle bir ayrılık gayrılık görülmemişti. Ancak Ahrar'cıların videolarını gördük, ilk intihar eylemcilerini de HTŞ kamuoyuna "takdim etti". Hama'daki vaziyet -doğruysa- yeni bir cihatçılar arası diplomatik soruna işaret ediyor olabilir. Başka haberlere göre de Ahrar, başka birçok örgütle birlikte Hama saldırısına katılıyor. ]
Saldırıların ilk aşamasında Şam’ın doğusunda meydana gelen iki büyük patlama, intihar saldırılarının sonucuydu. Bunları yapan eylemcilerin kimlikleri ve fotoğrafları, HTŞ tarafından yayımlandı. Eylemcilerden biri Suudi vatandaşı. Yani işin siyasî yönü şöyle özetlenebilir: Türk Silahlı Kuvvetleri ile birlikte Fırat Kalkanı Harekâtı'nı yürüten aslî silahlı güç, Ahrar el-Şam, El-Kaide ile yanyana, Türkiye'nin müttefiki Rusya'nın müttefiki Suriye'nin başkentine saldırdı. Siyasî yönü bırakalım en iyisi.