Edebiyat Evi-Kıraathane, yeni bir kitap serisine başladı, serinin ilk kitabında Gaye (Boralıoğlu) ile "haysiyet" üzerine sohbetimiz yeralıyor.
[ GÜNCELLEME / 10 MAYIS: Kitap piyasada. ]
Kıraathane Kitapları'nın sunuş metni, Kitap Stüdyosu'na dair şu tanımı içeriyor:
"Kitap Stüdyosu'nda birbirine birşeyler anlatma, birbirini dinleme, birbiriyle konuşarak düşünme alışkanlığına sahip dostlarımızı konuk ediyor ve onlardan, hayatlarında, eserlerinde, duruşlarında önemli yeri olduğunu bildiğimiz bir konu üzerine konuşmalarını, bu konudaki fikirlerini konuşarak derinleştirmelerini istiyoruz. Onları kendi aralarında bir diyaloga davet ediyoruz yani. Birbirlerine ne söyleyeceklerinin, sözü nereye vardıracaklarının merakıyla, aralarındaki diyalogun daha geniş bir toplumsal konuşmanın başlamasına vesile olmasını dileyerek."
Bu doğrultuda, Yasemin Çongar'ın önerisiyle, haysiyet üzerine konuşmaya hazırlandık, Edebiyat Evi'nin "Kitap Stüdyosu" odasında iki defa biraraya geldik. Çayımız, kahvemiz, ikram edilen tuzlular-kurabiyeler eşliğinde uzun uzun söyleştik. Konuşma metni döküldükten sonra üzerinde oynadık, ekledik-çıkardık, düzeltmeler yaptık. Arada tekrar biraraya geldik, Skype görüşmeleri de yaptık. Ve ortaya "haysiyet" kavramını ya doğrudan ele aldığımız ya da etrafında dolaşıp ilgili ne varsa dokunmaya çalıştığımız bir kitap çıktı.
Kitap Stüdyosu'nun bu girişimini çok hayırlı bulduğumu ifade etmek isterim. Biz -ya da bizden sonra, serinin daha sonraki kitapları için buluşup konuşacak ikililer- konu ettiğimiz kavramı yeterince derinlikli ve çok boyutlu ele alamamış olsak bile, tartışmanın yayılacağı okurlar mutlaka düşünme-tartışma sürecini genişletecek, derinleştireceklerdir. "Haysiyet" kavramı, hatırlamamız, üstüne basa basa ortaya sürmemiz, konu etmemiz, başlıbaşına iş edinmemiz gereken değerlerin başında geliyor. Düşünce, tartışma sürecimizin ve ortaya çıkan metnin bu kavramın hayatımızda kaplaması gereken yere oturmasına katkıda bulunması dileğiyle...