Benim için bugünün iki rastgele olayı. İlki, internette gördüğüm bir haber, ikincisi TV'de rastgeldiğim bir konuşma.
Haber, İnsan Hakları Derneği'nin "toplu mezarlar" listesini güncellemesine ilişkin. İHD Diyarbakır Şubesi basın toplantısı, yapıp, 2011'de hazırladığı bir listeyi güncellediğini duyurmuş, yeni rakamlar vermiş. İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici'nin verdiği rakamlara göre, Türkiye'nin 25 ayrı ilinde 348 toplu mezar var. Buralarda 4 bin 201 insanın cesetleri bulundu. Kurbanlar, 1990'lardaki kirli savaş sürecinde öldürülen Kürtler. Devlet, JİTEM başta, kurduğu cinayet şebekeleri aracılığıyla Kürtleri topluca ve gizlice öldürüp cesetlerini kaybetmeyi bir politika olarak yürütmüştü.
İkinci olayım, hükümetin Cemaat'e saldırısı kapsamında Zaman'ın basılmasına, gazetecilerin gözaltına alınmasına tepkilerle ilişkili bir haber. STV'de miydi, Bugün TV'de miydi, hatırlamıyorum, lütfen kusura bakmayın. İnsanlar, Zaman binası önünde, mikrofon ve kameralar karşısında infiallerini dile getiriyorlardı. Takım elbiseli, düzgün kıyafetli, düzgün konuşan biri, "burada terörist yok" diyor, hükümete teröristlerin "Kandil'de, Irak'ta Suriye'nin çeşitli yerlerinde" bulunduğunu bildiriyor, "Erkekseniz oraları basın," diye sesleniyordu.
Acaba bu demokrasi direnişinde Cemaat'e niye kimse destek olmuyor, diye düşünmeye ve oturup Bugün TV'de polis müdürlerine sahip çıkma programını izlemeye koyuldum. Anadolu Atayün'ün şu cümlesi aklıma kazındı: "Devletiyle milletiyle problemi olmayan insanları da radikalize etmeye çabalıyorlar."