31 Ocak 2018 Çarşamba

Konvoy döndü, kalınan yerden devam

Türkiye'den Suriye topraklarına girip güneydoğuya, El-Eys'e doğru harekete geçen Türk Silahlı Kuvvetleri konvoyunun önce yoluna bomba ve top atılarak durdurulması, geri dönmeye zorlanması, ardından, yeniden yola koyulduğu sırada El-Etarib'de saldırıya uğraması ve görevinden vazgeçip dönmesi, İdlib sahnesi için bile alışılmadık, beklenmedik, çarpıcı, düşündürücü bir olaydı. Konvoyun durdurulduğu gece olanları P24'teki yazımda ayrıntılı olarak aktarmaya çalıştım. Orada konvoyun güzergâhını gösteren harita da var. Bu yüzden şimdi güncellediğim haritada sadece konvoyun hedefi olan El-Eys ve hemen karşısındaki Suriye ordusu+İran milisleri mevzisi Hâdır ile konvoyun bombalı araç saldırısına uğradığı El-Etarib'i belirtmekle yetindim.

Buradaki harita esas olarak, konvoy hedefine ulaşsa muhtemelen göremeyeceğimiz şeyleri gösteriyor: Suriye ordusunun Ebu el-Zuhur Hava Üssü'nün batı ve kuzeybatısına doğru yeniden hızla ilerlemeye başladığını. El-Zuhur civarından Serakib'e doğru uzanan bölge Rusya uçaklarınca bugün (31 Ocak) neredeyse aralıksız bombalanıyor. Suriye ordusu ayrıca, esas büyük kısmı Hama vilayeti içerisinde yeralan, Güney Halep ve Güneydoğu İdlib'ten de ufak parçalara yayılan DAİŞ bölgesini de "kemirmeye" başladı. Oraya daha çok güneyden hücum ediyorlar. Hama kuzeyindeki cihatçı topraklarına da yeni bombardıman yaptılar. Ama çatışma esas olarak el-Zuhur'un batısı ve kuzeyinde yoğunlaşıyor. Suriye birlikleri, Halep-Hama karayolunun denetimini ele geçirmeye ve kuşatma altındaki Şii köyleri Kefarya ile Fua'ya ulaşmaya çalışıyorlar. [ 03:00'te haritayı yeniden güncelledim, çünkü Suriye ordusu ve İranlı müttefikleri gün boyunca El-Zuhur'un batısında yeni yerler ele geçirdiler ve harekâtlarının yönü fiziken de belirmeye başladı. ] Eğer yerine ulaşıp yerleşebilseydi şüphesiz bu harekâtı sekteye uğratacak olan TSK konvoyunun nasıl bir anlaşma çerçevesinde El-Eys'e doğru hareket ettiğini anlayıp izah edebilen kimse henüz çıkmadı.

26 Ocak 2018 Cuma

Herkes Efrin'le meşgûlken İdlib'te yeni perde açılıyor

Efrin'de Türk Silahlı Kuvvetleri'ne harekât imkânı tanınmasıyla nesi ne kadar ilişkili, bilmemiz mümkün değil, ama İdlib'te Rusya ve Suriye ordusunun dikkat çekici yeni adımlar attığı görülüyor. Haritadan kolayca izleyebileceğiniz üzre, hava üssünün ele geçirildiği, ama yerleşim merkezinin henüz alınamadığı Ebu el-Zuhur'dan batı ve kuzeybatıya, el-Zuhur'un 20 km kadar kuzeyinden de yine batıya yönelmek isteyen Suriye ordusunun hedefi İdlib şehir merkezi. Cihatçılar için önemli bir üs olan Serakib, burada yol üzerinde. Aynı zamanda, İdlib şehrinin 40 km kadar güneyinde, yine sıkı bir muhalefet merkezi olan Maaret el-Numan var ki, burayı almak Beşar Esad için İdlib "meselesi"nin hallini kolaylaştıracak bir adım olur.

Bunlar yine de, şu ana kadarki gelişmenin doğrudan uzantıları. Esas yeni ve dikkat çekici olan, Suriye ordusunun çok uzun zamandır ilişmediği Cisr el-Şuğur'u hedef alan bombardımanlar. Cisr el-Şuğur, İdlib vilayetinde ilk büyük Alevi katliamının yapıldığı, Alevi nüfusu kaçmak zorunda kaldığı için "münhal" kalan, on bin kadar Uygur Türkü cihatçının aileleriyle birlikte gelip yerleştiği, önemli bir yerleşim yeri. Hem Türkiye sınırında hem İdlib, Hama ve Lazkiye vilayetlerinin sınırlarının kesiştiği yerde. Cisr el-Şuğur'a doğru da harekete geçiliyorsa, bu, Suriye ordusunun İdlib cihatçı bölgesinin doğudan batıya bir hat çekerek bölmeyi hedeflediğine yorulabilir. Böylelikle, o hattın güneyinde, Han Şeyhun'u da içerecek bir kuşatılmış bölge kalacak. Kuzeyinde kalanlarsa kuzeye, TSK'nın denetimindeki topraklara veya kuzeydoğuya, Türkiye sınırına kaçacaklar. Veya "süpürülecekler". Eğer Cisr el-Şuğur'a yönelik bombardıman anlık bir durumdan, meselâ tâcize, saldırıya karşılık verilmesinden ibaret değilse, İdlib harekâtında yeni perde açılıyor. Cisr el-Şuğur'un aslî "nüfusu"nu oluşturan Uygur cihatçıların çoğu muhtemelen Suriye ordusunun ilerleyişini durdurma amacıyla Maaret el-Numan'ın doğusunda veya el-Zuhur civarında olmalı. Coğrafya bakımından elverişsiz hedef olsa ve muhtemelen fazla kuvvet gerektirse de, Suriye ordusu açısından buraya saldırmak için uygun zamanlama olabilir.

21 Ocak 2018 Pazar

Efrin savaşı gölgesinde İdlib'teki gelişmeler

Rusya, Suriye İçsavaşı ve etrafındaki diplomasi-siyaset mücadelesini izleyen biz gazetecilerin ve strateji, askerlik vs. uzmanlarının beklemediği şeyi yaptı ve Efrin üzerindeki hava sahasını Türk Silahlı Kuvvetleri'ne açtı. Efrin'e harekât önümüzdeki günlerde gündemimizin baş konusu olacak. Nitekim bugün de (22 Ocak) Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin gündemini oluşturacak. Ancak İdlib'in ve Batı Halep'in güneyinde, Hama'nın kuzeydoğusunda olan biten yine de geri plana atılamayacak. Çünkü bu gelişmeler arasında doğrudan bağlantı var. Bağlantı çoğu zaman Rusya ile Türkiye'nin "al-ver" anlaşması yaptığı veri alınarak kuruluyor. Oysa her şey anlaşmalarla olmuyor, bir de sahici gelişmeler, fiilî durumlar, tercihler veya savrulmalar var. DAİŞ'in birdenbire bir sürü köyü ele geçirip kendine bir ufak bölge yaratabilmesi gibi. Bu bölgedeki DAİŞ'lilerin muhtemelen büyük ölçüde imha edileceğine kesin gözüyle bakabiliriz. Suriye ordusu DAİŞ'in elindeki bölgeyi "kemirmeye" başladı.

19 Ocak 2018 Cuma

Güney İdlib harekâtında kötü sürpriz: DAİŞ atağı

Ankara'nın askerî harekâta kalkışıp kalkışmayacağı sorusu Suriye gündeminin ilk sırasına oturduğu için İdlib'teki gelişmeler gölgede kaldı. Oysa, cihatçıların elindeki yekpâre alan anlaşılsın diye genellikle İdlib deyip geçtiğimiz, aslında üç vilayetin topraklarından oluşan muhayyel "emirlik" bölgesinin Kuzeydoğu Hama kısmında çok ilginç bir gelişme yaşanıyor. "Öldü bitti silindi" kabul edildiği yerde, ufacık bir cebi elinde tutarak yok edilmeyi beklediği düşünülen DAİŞ yeniden atağa kalktı ve iki günde otuzdan fazla köyü ele geçirerek kendine alan yarattı. Haritadaki gri bölgeyi önceki haritalarla karşılaştırın lütfen.

Suriye ordusu ve destek güçlerine karşı mevzi ve toprak kaybeden Heyet Tahrir el-Şam, Ahrar el-Şam ve başka örgütler, bu toprakların kendilerinin elinden alındığına dikkat çekerek, Beşar Esad'ın DAİŞ'le savaşmadığını, DAİŞ'in öbür ciatçılara zarar vermesi için fırsat yarattığını iddia ediyorlar. Gerçi DAİŞ etkinlik sağladığı alanın bir kısmını, Suriye ordusunun son zamanda kazandığı toprakların birazını ele geçirerek kazandı; ancak bu iddiada gerçek payı var gözüküyor. Zira Suriye ordusu ve müttefikleri, cihatçıların elindeki bölgenin güneydoğu "köşe"sini bütünüyle çembere almak üzereler.

15 Ocak 2018 Pazartesi

İdlib'te kıran kırana savaş - 15 Ocak

Genel olarak yalnız "İdlib" diye andığımız, aslında Halep vilayetinin batısı ile Hama'nın kuzeyini de kapsayan cihatçı bölgesi daralıyor. Suriye ordusu, cihatçı egemenliğindeki bölgenin güneydoğu "köşesinde" tamamen kuşatılmış bir cep yaratmak üzere. Verdiğim yeni haritayı bir öncekiyle karşılaştırırsanız gelişmeyi gözünüzde canlandırmanız kolaylaşacaktır.

Suriye ordusunun hızlı ilerleyişinin biraz yavaşladığı görülüyor. Harekâtın bu ilk evresinin esas hedefi olan Ebu el-Zuhur Hava Üssü de henüz ordu ve müttefiklerince ele geçirilemedi. Cihatçılar burayı cansiparâne savunuyor. Cihatçıların ilk günlerde çöken savunma hattının, kısa süre öncesine kadar birbirleriyle savaşan örgütlerin yeniden en azından "paralel" davranır hale gelişiyle nisbeten onarıldığı anlaşılıyor. Hattâ cihatçılar ordunun aldığı bazı köyleri geri aldılar, ancak bazılarını yeniden kaybettiler. Yine de ısrarlı saldırılarıyla, ordunun güneyden İdlib'in merkezine doğru uzattığı "dil"i kemirmeye uğraşıyorlar.

Çok dikkat çekici olan, Suriye ordusunun güneydoğuda kurmaya çalıştığı kuşatmadan sonra sarılmış halde kalacak bölgede DAİŞ'in alanını genişletmek için uğraşması. Nitekim genişletti de. Böylece Suriye'nin merkezî bir yerinde ufak bir DAİŞ bölgesi, yok edilene kadar varlığını sürdürecek. Heyet Tahrir el-Şam ve öbür cihatçılarla bu örgütün arasındaki kan davası sürüyor olmasa, DAİŞ doğudan, öbürleri batıdan, İdlib içine uzanmaya çalışan Suriye ordusuna epey zayiat verdirebilirlerdi.

10 Ocak 2018 Çarşamba

İdlib: Yarma-kuşatma ve kaçış

İdlib'te Suriye ordusu bekleneni yaptı, kuzeyden de harekete geçti. Cihatçıların elindeki alanı belirtmek için genel olarak "İdlib" deyip geçtiğimiz bölgenin doğusu, aslında Halep vilayetinin batısı. Suriye ordusunun elindeki bir "dil", Halep şehrinden, bu kısmı ikiye bölebilecek şekilde, güneye uzanıyor. Suriye ordusu şimdi bu "dil"i uzatmakla meşgûl. Güneyden başlattıkları ve son birkaç gündür hızlanan harekâtla kazanılan topraklar bu dille birleştiğinde, İdlib'in doğusundaki, Halep vilayeti batısındaki cihatçı örgütler, bütünüyle kuşatılmış kalacak. Kuşatılmış bölgede, eğer bu kısa sürede orayı terk etmezlerse -ki, ettikleri görülüyor-, hem Heyet Tahrir el-Şam hem başka cihatçılar hem de DAİŞ bulunacak. DAİŞ Suriye ordusunun ilerleyişinden faydalanarak elindeki ufak bölgeyi genişletti, bu arada.

9 Ocak 2018 Salı

İdlib / Cihatçıların güney cephesi çöküyor

Rusya uçaklarının bombardımanı eşliğinde Suriye ordusunun ilerleyişi sürüyor. Harekâtın ilk önemli hedefi Sincar köyünün alınmasından ve el-Zuhur - Maaret el-Numan yolunun tutulmasından sonra Suriye ordusu şimdi de üssün bulunduğu yerleşim merkezine girdi, üsse birkaç kilometre kaldı. Yöre 9 Ocak sabahından beri yoğun şekilde havadan bombalanıyor. Rusya, Akdeniz kıyısındaki, Tartus'taki üssünden de üsse roket atıyor. Cihatçıların üssü koruması artık mümkün değil.

Suriye ordusu karşısında Hama'nın kuzeyi ve İdlib'in güneyindeki cihatçı mevzileri dağılmış görünüyor. Rejim yanlıları, Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) savaşçılarının kaçarken-çekilirken göründüğünü ileri sürdükleri videolar paylaşıyorlar. HTŞ, Kuzeydoğu Hama'da 2014 Temmuz'undan beri elinde tuttuğu, daha önce Çeçen militanları yerleştirdiği, bir nevi üs haline getirdiği el-Rahcan'ı da (Türkçe yazılışı yanlış olabilir) kaybetti ki, bu, bayağı bayağı oralardan çekilme anlamına geliyor.

8 Ocak 2018 Pazartesi

Suriye ordusu İdlib'te ilerliyor / Güncelleme / 8 Ocak

Suriye ordusu ve müttefikleri, Hama'nın kuzeyi-İdlib'in güneyinden kuzeye ve kuzeydoğuya doğru başlattıkları harekâtta yeni yerler ele geçirdiler. İdlib'in güneydoğusunda, Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) ve DAİŞ'in elinde olan bölgelerle, cihatçı savaşçıların -HTŞ'nin de- yoğun olarak bulunduğu Han Şeyhun civarının bağlantısı böylece kesiliyor. Harekâtın ilk etaptaki büyük hedefi, Ebu el-Zuhur Hava Üssü'nü ele geçirmek.

İdlib-Halep sınırında yeralan üs, 2012 Eylül'ünde silahlı muhaliflerce kuşatılmış, Türkiye-Katar destekli "Fetih Ordusu" koalisyonu İdlib vilayetini ele geçirdiği 2015 yılı Eylül'ünde burayı da düşürmeyi başarmıştı. Ebu el-Zuhur Üssü'nü savunurken Suriye ordusu sayısız kayıp verdi, kaçıp kurtulmayı başaran 60 kadar askere karşılık 40 asker hâlâ kayıp. O zamanki adıyla El-Nusra, yani o sırada El-Kaide'nin Suriye kolu olan, şimdiyse HTŞ'nin omurgasını oluşturan örgüt ve El-Kaide'ye yakın Türkistan İslâmî Partisi'nin cihatçıları, üs alındıktan sonra 56 askeri öldürmüşlerdi. 25 Kasım 2015'te cihatçılar, 42 askerin öldürülüşünü gösteren video yayımlamışlardı.

5 Ocak 2018 Cuma

Osman Kavala: Yadırgadım ve hayretle karşılıyorum

Haksız hukuksuz şekilde tutuklanıp hapse konan arkadaşım Osman Kavala, avukatları aracılığıyla bir açıklama yayımladı. Şöyle:
Kamuoyunun da bildiği üzere 1 Kasım’da tutuklandım ve iki ayı aşkın bir süredir Silivri 9 No’lu cezaevindeyim.

Gaziantep dönüşü, uçakta gözaltına alındığımda endişe duymadım. Benimle ilgili şüphelerin yersiz olduğunun hemen anlaşılacağına güvendim. Ama tutuklanmam ve tutuklanmama neden olan suçlamalar benim için şaşırtıcı oldu.

Tutuklanma gerekçesinde yer alan Gezi olaylarının organizatörü olduğum suçlaması, finansman sağladığım iddiasını da içeriyor. Hatırlanacağı gibi Gezi olaylarından sonra bu olayların dış kaynaklı olduğu ve yurtdışından mali kaynak sağlandığı iddiaları ortaya atılmıştı. 2014 tarihli bir gazete yazısında beni Gezi olaylarıyla ilişkilendiren bir istihbarat notu olduğundan da söz edilmişti. Daha sonra bu konuyla ilgili soruşturmayı yürüten kişi, 2015 yılında tutuklandı ve halen tutuklu olarak yargılanıyor. Sonuç olarak, bugüne kadar bu mesnetsiz iddialarla ilgili herhangi bir bulgu ortaya çıkmadı, bu konuyla ilgili olarak tek tutuklanan ben oldum.

Tutuklanma gerekçesinde beni Gülen cemaati ve 15 Temmuz darbe girişimiyle ilişkilendiren iddiaları daha da çok yadırgadım.


1 Ocak 2018 Pazartesi

P24 • 2017 yazıları

2017 yılı içinde P24'te yayımlanan yazılarım:

2 0 1 7 / O C A K

Büyük resim, küçük oyun
Yalan haber sorunu
Gazetecilik intihara mı hazırlanıyor?
Suriye El-Kaide'si kendini savunuyor

2 0 1 7 / Ş U B A T

Millet anlama noktasına gelemiyor
Mukaddes idam ve hukuklu devlet

2 0 1 7 / M A R T

"Evet" kampanyası neden kof ve çürük?
İslâmcının İslâm düşmanı lobicisi
Sahneyi El-Kaide alıyor
Batı’yla papaz olunca Rusya’yla ne olur?
Bitti mi şimdi?

2 0 1 7 / N İ S A N

Han Şeyhun gaz saldırısı - 1
Han Şeyhun gaz saldırısı - 2
Fuat Avni’den bozma uyduruk köstebek
Olmak istediğimiz sahiden bu mu?

2 0 1 7 / M A Y I S

“Ay sizin hâlâ umudunuz mu var!”cılık
Şangay Beşlisi, Uygur onlusu, güzel ikili
Selfie çağının tragedya kahramanları
Bildiğimiz, bilmediğimiz
Fatiha kimin için okunuyor?

2 0 1 7 / H A Z İ R A N

Bu ortam neyin ortamı?
Şecaat arz ederken…
Irak’ta “Bağımsız Kürdistan” referandumu
Ben tarihe tarih demem, tarih benim olmayınca

2 0 1 7 / T E M M U Z

ABD ve Suriye Kürtleri - nereye kadar?
Okay Gönensin’in ardından
Türkiye’nin komşularını sayınız
Cumhuriyet davası: Varolmayan bir dava

2 0 1 7 / A Ğ U S T O S

Arazi satışında sıra Sincan’da
ABD-Kuzey Kore: Olmaz demeyelim
İçsavaşın şartları

2 0 1 7 / E Y L Ü L

Türk Millî Eğitimi üzerine bininci yazı
Devletin yatak odasında kime ne yaparlar?

2 0 1 7 / E K İ M

Vampirler, ilişkiler, sınırlar
İdlib: Katliam planın neresinde?
Kötülüğe katılmak
ABD’de siyasî eğilimler - bazı bilgiler

2 0 1 7 / K A S I M

İdlib: katliam yerine “böl ve erit” söker mi?
TDK “Türkçesi varken” dedi; var mı? - 1
TDK “Türkçesi varken” dedi; var mı? - 2
Soçi: “Gerçeğe Dönüş” operasyonu

2 0 1 7 / A R A L I K

Gemi...
Hukuk ve kurumsallığın yok edilişi
"Nizam" yıkılıyor - sahipleri tarafından
Yazar, dergi, tepki: hepimiz kusursuzuz
Devlet kendini ortadan kaldırırken

Duvar • 2017 yazıları

2 0 1 7 / O C A K

Mecburiyetten konuşuyoruz
Mezarlıkta gece ıslıkları
Beton mikserinin şöförü inanıyor olabilir
Siz Nusra'yı yiyeceksiniz, o size ne yapacak?
Allah kimseyi bu hale düşürmesin

2 0 1 7 / Ş U B A T

Mukaddes yasak
14 Şubat hediyeleri
Ferhat

2 0 1 7 / M A R T

28 Şubat'larımız
İkinci güzel bakma günü
Biz neyin lalesiyiz?
Olay Diyarbakır'da geçmektedir

Küçük adamlar büyük hırslar (yazı dizisi) / 1. Bölüm
2. Bölüm: 450 bin dolardan 180 derece çıkınca ne kalır?
3. Bölüm: Söylesem mi gizlesem mi derken...
4. Bölüm: Generalin Gülen makalesi: Silahtı, patladı
5. Bölüm: Tuttuğun danışman seni danışman tutar mı?
6. Bölüm: Eski CIA başkanı: Gülen’i kaçırmayı konuşuyorlardı
7. Bölüm: 'Gulenopoly' oyunu: Neye başarı diyorsan o kadarsın

2 0 1 7 / N İ S A N

Referandum - Büyük resmi görüyorum!
Karşı şeridi tıkamayacaksın
Aranan savaş nihayet bulundu mu?

2 0 1 7 / M A Y I S

Kimini zulüm uçuruyor, kimini hırs
Turuncu saçlı biriyle resim çektireceksin, bi ferahlama gelecek bööle…
Bataklığın dibinden
Tekme diyorum; kargo diyorum

2 0 1 7 / H A Z İ R A N

ÇıkarınYoksaSanaNe kültürü
Suudîler, Katarlar, niye böyle yapıyorsunuz?
"Değerler"
Acaba Fikri Bey’ler nasıl birileri?
Sinemasız şehirler

2 0 1 7 / T E M M U Z

Efrin-Ankara, ABD-Rusya
Kimler ajan-casus olur?
Bu defa Almanya atağı, orta sahayı geçtiler…
Cumhuriyet davasında şu ana kadar

2 0 1 7 / A Ğ U S T O S

Turhan'ın bir lirası
Ne acayip sergüzeştler…
Hesap vermemenin dayanılmaz rahatlığı
Güle güle Bülent Uluer

2 0 1 7 / E Y L Ü L

Kimlik konusuna güncel bir katkı
Kim yaptı, bulmak kolay değil
Zamk destanı
Vanderbilt tragedyası

2 0 1 7 / E K İ M

Arabayı yıkatın, tozlanmış
HTŞ, 'Türkiye burada bize tâbi' iddiasında
Belediye başkanları ve "Lider" rejimi
"Millî irade" için salâ okunuyor

2 0 1 7 / K A S I M

Dans mans sıkıntı olmaz
Rakka'da ne oldu?
Zarrab'ı beklerken. 3,9710
Yolsuzluk ifşası nostaljik hamle olarak kalır mı?

2 0 1 7 / A R A L I K

Kudüs işinde sıkıntı yok
Meydandaki büyük sütun
Ümmete muhabbet bir başka
Bir "sezon finali" dökümü

Duvar • 2016 yazıları

2 0 1 6 / A Ğ U S T O S

Neden boyuna “işgal” diyorlar?
HDP binasını dağıtmak ne demek?
Nerede nasıl havaya uçtu bu otobüs?
Cehalet pompalaması
Sadece ordu girmemişti, o da oldu
"İslâm Devleti" örgütünün iki numarası öldü
Buyum, bu kadarım, ne yapayım

2 0 1 6 / E Y L Ü L

Eşleri, kızları rehine alma âdeti
'İslâm ordusu' İD ise 'Rum ordusu' kim?
Şiddetin soluğu
İşleri kolaylaştıranlar, zorlaştıranlar
Sevsinler seni TDK
Haydin savaşa, haydin savaşa!

2 0 1 6 / E K İ M

Bir basit soru: Kürtler neden düşman sayılıyor?
Ne etti bu El-Nusra size?
Musul ve yalanla yaşamada yeni aşama
O olmazsa bu - maksat saldırı

2 0 1 6 / K A S I M

DAİŞ ile TAK aynı eylemi nasıl üstleniyor?
Trump'a kimler ne kadar oy verdi?
Trump geliyor, yanında neler getiriyor?
Bitirim Apartmanı

2 0 1 6 / A R A L I K

General de "gâvura gâvur diyelim" görüşünde
Halep işi: On gram rüya, yüz gram riya
"Atıl kurt!"
'Ne halt ediyoruz?' diyen var mı aranızda?

P24 • 2016 yazıları

2016 yılı içinde P24'te yayımlanan yazılarım: