31 Ocak 2017 Salı

Tahrir de Emevî Camii'ne talip

Suriye cihatçıları arasındaki yeni örgütlenme ve saflaşmaya dair bulabildiğim verileri derlediğim yazıya, yeni oluşuma katılan örgütler açıklandıkça ekliyorum. Öyle görünüyor ki, Heyet Tahrir el-Şam (HTS - Şam'ı Kurtarma Komitesi), başlıca rakibi Ahrar el-Şam'ın önderliğindeki cepheyi epey zayıflatarak, silahlı Suriye muhalefetine El-Kaide damgasını vuracak.


Bu defa ilginç bir ayrıntıyı konu edeceğim. (Birileri işaret etti de uyandım, yoksa Suriye, Şam ve Emevî Camii hakkında, bu görsel bağlantıyı kurabilecek bilgiye sahip değilim, oraları görmedim de.) HTS amblemindeki kubbenin, Suriye'nin bu simgesel camisinin kubbesine görsel gönderme olduğu söyleniyor. Mânâsı, örgütün başkenti ele geçirme ("kurtarma") hedefini önüne koymuş olduğu. Bu aynı zamanda, "Suriye muhalefeti"nin liderliği olma iddiasını taşımak demek. Ve çatısı, haliyle.

Ahrar el-Şam'ı Suriyeli silahlı muhalifler arasında en etkin, itibarlı ve güçlü örgüt yapan unsurlar zayıflıyor, örgütler-yerel birimler koalisyonu niteliğindeki Ahrar'dan pek çok parça koparak Tahrir tarafına geçiyor. Bir sonraki uluslararası barış-çözüm görüşmelerinde muhalefet adına masaya kimler oturacak, belirsiz; çünkü şu anda giderek güçlenen ve sahaya ağırlığını koyacak olan silahlı muhalefetin omurgasını Şam'ın Fethi Cephesi, yani eski el-Nusra, yani Suriye El-Kaidesi oluşturuyor ve bırakın onun diplomatik düzeyde muhatap alınmasını, şu anda hem ABD hem Rusya bu örgütü bombalıyorlar. Yeni saflaşmalar ışığında, Ankara da, düne kadar müttefiki veya beslemesi olan örgütlerle çatışmak durumunda kalabilir.

Emevî Camii'nin lafı geçtiği için, "Gel de Ahmet Davutoğlu'nu ve 'Stratejik Derinlik'i hatırlama!" diyenler çıkacaktır. Yeni Osmanlı İmparatorluğu ve İslâm Halifeliği sûretinde zuhur edecek yeni Türkiye'yi -ve muhtemelen bu arada kendini de- Ortadoğu'nun "sahibi, öncüsü ve hizmetkârı" yapmak isteyen bu zat, kubbe göndermeli amblemler gördüğünde hisleniyor mudur acaba?