George Washington Üniversitesi'nde cihatçılık, yabancı savaşçılar ve din sosyolojisi üzerine çalışmış Twitter kullanıcısı Amarnath Amarasingam (@AmarAmarasingam), bağlantı kurduğu bir "İslâm Devleti" örgütü militanına, Dabık'ın düşmesi üzerine neler düşündüğünü sordu. Militanın cevaplarını aktaracağım.
Pek çok yerde yazıldı çizildi, ben de kısaca anlattım, Türkiye sınırına yaklaşık 10 km mesafedeki 3500 nüfuslu Dabık köyü, muhtemelen uydurulmuş bir hadise dayanılarak, İD tarafından, "Kıyamet'ten önceki son savaş"ın cereyan edeceği yer olarak takdim ediliyordu. Ve örgüte özellikle Batı'dan yabancı savaşçı akınında, Kıyamet'ten önceki son savaşta şehit olma arzusu muazzam etkili bir cezbedici motif olarak rol oynamıştı. O kadar ki, İD'in 1400 yıllık İslâm tarihi ve kültüründen seçe seçe dergisine koyduğu isim, Dabık'tı (Dabiq).
Şimdi Dabık "düştü". Türk Özel Kuvvetleri ile Özgür Suriye Ordusu bünyesindeki silahlı gruplar, Türk ordusunun hava ve tank-top desteğiyle bu köy irisini kolaylıkla aldılar. Kolaylıkla, çünkü İD doğru dürüst savaşmadı bile; kaybedeceğini anlayınca çabucak çekildi. Oysa örgütün, cihatçı âlemindeki ideolojik hegemonyası ve çekim gücü bakımından hayatî olan bu ufak yerleşim birimini ölümüne savunması bekleniyordu. İD gerçekçi çıktı, fazla zayiat vermemek, kuvvetlerini herhalde Rakka civarında yoğunlaştırmak amacıyla savaşmadan buradan çekildi.
Dönelim vaziyeti izaha kalkışırken cihatçı ideolojinin etrafındaki kutsallık hâlesini yerle bir eden, fazla gerçekçi İD militanının dediklerine. Toparlayarak aktarıyorum. (Ve "lol"u "hiç güleceğim yoktu" diye çeviriyorum. Bunu ihmal etmiyorum çünkü adam iki lafın başında "lol" diyor.)
Araştırmacı: Dabık İD için önemli değil miydi? Büyük savaşın geçeceği yer değil miydi? Orayı savunmak için yeterince savaşılmadı gibi bir manzara var..?
İD militanı: Hiç güleceğim yoktu, şaka yapıyor olmalısın. Biz toprak için savaşmayız. Belki senin gibi insanlar bunu yapar. Hiç güleceğim yoktu. Rakka'yı veya Musul'u alsınlar isterlerse, umurumuzda olmaz, hiç güleceğim yoktu, toprak hiçbir zaman bizim motivasyonumuz değildir. Dabık epik savaşların alanıdır ama anca kâfir Haçlılar oraya gelince. ÖSO şimdi orayı Amerikalılar veya koalisyon ülkeleri oraya insin diye aldı. [Hadis] 50000 sene önce yazılmış. Hiç güleceğim yoktu. [Haçlılar] er ya da geç inecekler oraya. Ve geldiklerinde, hiç güleceğim yoktu, ne olacağını göreceksiniz.
Araştırmacı: Neden "inecekler" diyorsun? Batılı askerler bizzat postallarını oranın toprağına basacaklar mı demek istiyorsun?
İD militanı: Bu benim düşüncem değil, peygamber (SAV) öyle söylemiş.
Araştırmacı: Yani ilk savaş, kaybedilse de, sonraki için sahneyi mi hazırlayacak?
İD militanı: Aynen öyle. Anlamaya başlıyorsun. Tek bir savaş değil, hiç güleceğim yoktu. Orayı alsınlar istiyoruz.
Araştırmacı: Ülkesiz halifelik nasıl olacak? Bir ülkede şeriatı yürürlüğe koymadan? Toprak için savaşmıyorsanız, nasıl olacak?
İD militanı: Toprak her zaman olacak inşallah. Allah'ın toprağı bol :) İllâ Irak ile Suriye arasında olması gerekmiyor. Halifelik Afganistan'a ulaştı, Libya'ya, Batı Afrika'ya, Cezayir'e, Yemen'e. Ve pek çok askeri de kâfirlerin topraklarında. Hiç güleceğim yoktu, peygamber (SAV) Medine'de, öldürülme korkusu olmaksızın kimsenin kıpırdayamadığı raddeye kadar kuşatma altına alınmıştı. Ve orada kadınları koruyacak kimse yoktu. Hiç güleceğim yoktu, orası Darül İslâm değil miydi? Kâfirler anlayamıyor ve anlayamayacaklar. Bizim elimizden çekecekleri cezayı ve ahireti görene kadar. Merak etme, toprak hep olacak ve halifelik yenilmeyecek. Ne derlerse desinler, ne yaparlarsa yapsınlar, hiç güleceğim yoktu. Vallahi burada olsan, bu yörede savaş mı var diye sorardın. Her şey sakin ve huzurlu. İnsanlar alışverişte. Ben de öyle takılıyorum burada. Stres içinde olanlar yalnız kâfirler: Teröristler beni öldürecek mi, köle mi edileceğim, biri beni bıçaklayacak mı, şunu analiz etmeliyim, bunu analiz etmeliyim... Uyku bile uyuyamıyorlar.
İşte İD militanının Dabık'ın düşmesi üzerine dedikleri. Yorum veya analiz çabasına girişmiyorum. Okuyan herkesin azıcık didiklemesi gerekir diye düşünüyorum.
[ EK / İD'in geçen hafta, Dabık ve civarını kaybedeceğini itiraf mahiyetinde, Kıyamet senaryosunda değişiklik yaptığını ekleyeyim. Dabık'ın önemini azaltmak ve kendilerine ideolojik cazibe ve eleman sağlayan mitosu koruyabilmek için, yeni bir anlatı versiyonunu ortaya sürdüler: Halihazırda Dabık ve çevresinde cereyan eden "vurkaç savaşları", hadiste kastedilen esas Dabık savaşı değildi; esas savaş şimdi değil daha sonra olacaktı. ]
