Riya Tabirleri'nin muhterem okur ve izleyicileri, size bir duyurum var. Hattâ iki.
Radikal'den "bize yaz" teklifi aldım ve kabul ettim. Haftada iki, salı-perşembe, bu gazeteye yazacağım. Bir yazıyı gündelik siyasî meselelere, ötekini azıcık daha geniş ve derin fasıllara ayırabilirsem mutlu olacağım, ama memleketin gündelik felaketleri buna ne ölçüde izin verecek, göreceğiz.
Bu blog'u -kişisel blog denen şeyin doğasına uygun şekilde, ama kişisel blog denen şeyin sınırlarını zorlayarak- yoktan var ettiğim için, açıkçası, işe ve gelire ihtiyacım olmasına rağmen, Radikal'in teklifine hemen evet diyemeyip, düşünmek için süre istedim.
Düşündüğüm, esas olarak, bu blog'un sönüp gitmemesini nasıl sağlayacağımdı. Gazete yazılarımı bir gün sonra blog'a koyabileceğimi öğrenince azıcık rahatladım. Bunu yapacağım.
Ayrıca, eğer mecalim kalırsa, blog'u da boş bırakmamaya çalışacağım. İnsanın gazetede köşesi olunca her şeyden her şekilde bahsetme hakkı kazandığına inanmıyorum. Bu yüzden, bazı konular, yazılar için "gazete için uygun olmaz" dersem, onları buraya yazarım. Bu kadar çok yazı üretebilecek miyim, o arada yapmayı istediğim filmler, çekimler, kurgular, motion graphics işleri ne olacak, şimdilik bilemiyorum. Doğan sorulara "her işin başı sağlık" cevabı verip önümüzdeki maçlara bakıyorum.
Sanırım anı anına izlenmesi gereken olaylarda blog'u daha çok kullanırım. Ya da tam tersine, gazete için fazla özel veya kişisel kaçabilecek daha derin mevzularla burada uğraşırım. Ama, gazete yazılarını bir gün sonra koymanın dışında, bu blog'un da müessese olarak şahsiyetini koruması için uğraşmaya niyetim var. Bir ihtimal de, burayı biraz daha fazla görselleştirmek. Yani daha fazla fotoğrafa yer vermek. Bakalım...