CNN Türk, bunun hemen ardından, Nusaybin'de iki can kaybına dair bir haber geçti. "Nusaybin'de 2 kişi hayatını kaybetti" haberinin ilk bölümünü aktarıyorum (unsurların sıralanması, ölen iki insandan bir anda yangına geçilivermesi, iki can kaybının silikleştirilmesi dikkat çekici):
"Sokağa çıkma yasağının sürdüğü Nusaybin'deki Fırat Mahallesi'nde çıkan çatışmalarda 2 kişi yaşamını yitirirken, Yenişehir Mahalle Muhtarı Şakir Acar'a ait Abdulkadir Paşa Mahallesi'ndeki Çağ Caddesi üzerinde bulunan bürosunda yangın çıktı.CNN Türk'ün yaklaşık bir dakikalık süreye sığdırdığı haber duyurularından üçüncüsü, Diyarbakır'da gösteride öldürülen çocuğa ilişkindi: "Diyarbakır'da olaylar çıktı: 1 çocuk öldü". Evet, olaylar çıkmış, çocuk ölmüştü. Şöyle:
Çıkan yangının dumanını gören vatandaşlar, itfaiyeye haber verdi. Kısa sürede 2 itfaiye aracıyla yangına müdahale eden ekipler, yangını apartmana sıçramadan kontrol altına aldı.
Fırat Mahallesi'nde bugün çıkan çatışmalarda 41 yaşındaki Medeni Orak ile kimliği öğrenilemeyen bir kişi hayatını kaybetti.
Çatışmalarda öldürülen 2 kişinin cesetleri uzun süre vuruldukları yerden, güvenlik nedeniyle alınamadı. (...)"
"Diyarbakır'da bugün gün boyu süren olaylar sırasında merkez Yenişehir İlçesi Seyrantepe semtinde göğsüne kurşun isabet eden 16 yaşındaki Şiyar Baran ağır yaralandı. Çevrede bulunanların yardımıyla Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürülen Şiyar Baran, doktorların yaptığı tüm müdahaleye rağmen hayatını kaybetti. Polis, Şiyar Baran'ın ölümüyle ilgili soruşturma başlattı. (...)"Şiyar'ı kim vurmuştu, CNN Türk'e göre bu cevaplanması gereken bir soru değildi belli ki. Polisin olaydaki rolü, "soruşturma başlatmak"tan ibaretti. Kurşun, öyle "isabet etmiş"ti. Nusaybin'deki iki kişi gibi, Diyarbakır'daki oğlanın vurulup ölmesinin de "flaş"lık bir özelliği yoktu.