Tayyar'ın ortaya boca ettiği ayrıntılar bol. Propaganda bülteni Star bunlardan hangisine "çürütecek ayrıntı" payesi verdi, anlaşılamadı. Bunlara tek tek bakıp, ciddiye alınmaya değer olanları var mı, ayırt etmeye çalışacağız.
Şuradan başlayalım:
Ellerinde binlerce ses kaydı var. Teknolojiyi kullanmayı da iyi biliyorlar. İstedikleri zaman istedikleri kaydı çıkartırlar.Hayır, her istediklerini yapamazlar. (Bundan önceki iki yazıma bakın lütfen.) Dinlediğimiz kayıt, tam da, ses imal ederek biraraya getirilmesi imkânsız cinsten. Eğer muazzam temkinli davranacaksak şöyle diyebiliriz: ancak yer yer şüpheli bölgeler olabilir.
Kayda baktığınızda bir iki ses Başbakanımıza ait, arada dublaj var bir başka ses var.Nasıl anlamış bunu Tayyar? Kendisi dinleyerek, çıplak kulakla anlayamaz. Bunlar kaydın nereleri? Söylediğinin geçerliliği yok.
Diğer sesler de çok sayıda konuşmadan cımbızla çekilerek biraraya konulmuş ama birtakım acemilikler yapılmış.Nasıl saptamış? Nereler bu cımbızlanan yerler? Duyduklarımız bazı konuşmalardan cımbızlanmışsa, bunlar ne tür konuşmalardır? Hangi konuşmalarda buradaki bazı sözler geçmiş olabilir? Hangi unsurları Tayyar "acemilik" olarak niteliyor? Bunların hiçbirini somutlamıyor. Söyledikleri geçersiz.
Operasyonun yapıldığı sabah ertesi gün olmak üzere 3-4 görüşme yayınlanmış. Başbakan 17 Aralık'ta Konya'da Şeb-i Aruz törenlerindeydi. Görüşmenin yapıldığı iddia edilen 15:39 saatinde ise Başbakan Erdoğan Libya Başbakanı ile görüşme yapıyordu.Başbakanın Konya'da oluşuyla ilgili bir sorun yok. 15.39'da ne olduğunu ise biz basit insanlar bilemiyoruz haliyle. Bu koca düzeneği kuracak olanlar, başbakanın o gün sözkonusu konuşmaları yapmış olabileceği zamanları saptamamışlar mıdır? Bu kadar amatörce mi davranmışlardır? Konuşma sırasında başbakanın bulunduğu yeri yanlışlıkla Konya yerine Ankara olarak belirttiklerini biliyoruz, ama niyeyse Şamil Tayyar bunun sözünü etmiyor. Neden acaba? Yine de bu saat uyuşmazlığını bir kenara not etmeliyiz.
Görüntünün biri de saat 23.15 gösteriyor. Başbakan o sırada Konya'da havaalanına giriyor. Ankara'ya uçacak, uçağa bindiği saat. Teknik olarak bunun gerçekleşmesi mümkün değil.Bunu da bilemiyoruz. Ama başbakanın uçağa binmeden veya bindikten sonra, uçak kalkmadan hemen önce telefonla konuşacak vakti bulabileceği açık. Tam zamanlamayı bilmek lazım.
Belli ki saatle, zamanla takvimle oynanmış, ya da montajı yapanlar farklı bir ülkede oldukları için acaba kendi yaşadıkları ülkeye göre mi yapmışlar bunu bilemiyoruz.Biz hiç bilemiyoruz. Şamil Tayyar bunu nereden çıkardı, onu da bilemiyoruz. Tayyar'ın elinde en ufak bir veri var mı acaba? Olsa tantanası yapılmaz mıydı? Bu daha çok, "at ortaya su bulansın" kategorisinden bir "ayrıntı" galiba.
1 Milyar dolar bir kamyon para yapar. İçinde binlerce saçma sapan şey var.Saçma sapan şeyler nedir, Tayyar sıralamıyor. Fakat zaten şahit olduğumuz skandalın önemli bir boyutu, onca paranın konacağı yer bulma meselesi. "Bir kamyon" mudur, bilemiyorum, ama bahsedilen paranın çok yer tuttuğu kesin. Bir saçmalık yok burada. (Ne kadar dolar ne kadar yer kaplıyor, şahane illüstrasyonlarla göstermişler: TIKLAYIN.)
Bu kayıtlar alelacele servis edildiği için böyle hatalar var. Biraz daha zamana yaysalardı daha profesyonelce bir şey ortaya çıkabilirdi. Basite almayın, kurnaz bir zeka var ortada. Yedi bin kişinin dinlendiğine dair skandal bilgiler gazetelere manşet olup Türkiye'nin gündemini değiştirince karşı bir hamleyle Türkiye'nin gündemini değiştirmek istediler.Bunu neden iki-üç gün sonra yapamasınlar? Başbakan ile oğlu arasında, şu dinlediğimiz içerikteki bir kayıt, bunları her kim yapıyorsa, ortaya savurabileceği en büyük bombalardan biri; bunu niye ziyan etsinler? Şamil Tayyar'ın bir dinleyişte sahteliğini anlayabileceği kalitede bir sahte kayıtla ortaya çıkan, "kurnaz bir zeka" falan değil, düpedüz amatör olmalı, "basite alınmalı" demektir.
Gece bir montaj kaset yayınlanıyor. Kaset internet sitelerine düşer düşmez CHP, MHP olağanüstü toplanıyor. Ne oluyor size? Bir bekleyin sabah olsun. Siz ne olduğunu nerden biliyorsunuz? (...) O toplantı kararları tesadüf değil. Önceden onların da haberi var, ben bunu anlıyorum. Bu tezgahı kuranlar, darbe planını yapanlar siyasi ayağını da oluşturmaya çalışmışlar."Darbenin siyasî ayağı" falan, afilli laflar tabiî, ama bu iki partinin bu işten önceden haberinin olduğunu Şamil Tayyar nereden çıkarıyor? Bu konuda hiçbir veri yok. Kayıtlar çıktı, yayıldı, ondan sonra toplandılar. Aynı sıralarda AKP önderleri de toplantıdaydı, MİT Müsteşarı başbakanlığa gitmişti, bu ne olacak?
Velhâsıl, Şamil Tayyar'ın söyledikleri, zaten baştan kendisine inanmaya hazır olanlar dışında kimseyi ikna edebilecek sözler değil. Aksine, savunma adına söylenebilenler bunlardan ibaret olunca, kayıtların doğruluğuna gitgide daha fazla ikna olacağımız ortada.